2.05.2025 01:10:00

Muammer KILIÇ

Kalemden Gönüllere Bir Nakış: Alvarlı Efe

Zaman geçtikçe bazı güzel insanlar sessizce unutulup gider. Oysa onların yaşarken bıraktığı izler öyle derindir ki, yıllar sonra bile bir dua gibi yankılanır geçmişten geleceğe. İşte o gönül insanlarından biri de Erzurum’un Alvar köyünde yaşamış, hem halkın imamı hem de kalplerin dostu olan Alvarlı Efe’dir.

Asıl adı Muhammed Lütfi Efendi olan Alvarlı Efe, 1868’de Hasankale’nin Kındığı köyünde dünyaya gelir. Daha küçük yaşta ilimle tanışır; önce babasından aldığı eğitimle başlar, sonra Erzurum’un ilim halkalarında kendini geliştirir. Ancak onu yalnızca bir din adamı olarak görmek eksik kalır. O, cephede vatanını savunan bir yiğit, gönülleri dirilten bir derviş, şiirleriyle ruhlara seslenen bir şairdir.

 "Nefsim kudurmuştu zincir vurdum ben,

  Heva hevesimi kendim kırdım ben,

  Aklım ile bâtınıma sordum ben,

  Aşk meyini içtim mest oldum gitti."

  Lütfi 

I. Dünya Savaşı yıllarında, yaşı ilerlemiş olmasına rağmen Rus işgaline karşı milis kuvvetleriyle mücadele eder. Eline silah alır, halkıyla birlikte toprağını savunur. Ama onu asıl kalıcı kılan, kelamla kurduğu mücadeledir. “Lütfi” mahlasını kullandığı şiirlerinde aşkı, ölümü, insanı ve Allah’a duyduğu özlemi öyle sade bir dille işler ki, okuyan kendini hem bir mürşidin nasihatinde hem de bir dostun gönül sohbetinde bulur.

“Ben bir aceb âlemde garip sergerdân / Ararım     cânânı cân içinde cân.”

  Lütfi 

Bu mısralar, insanın iç yolculuğunu, hakikati arayışını birkaç kelimeyle anlatır. Ne incitir, ne buyurur; sadece hatırlatır. Sessizce içimize dokunur. Hayatını Alvar köyünde imamlık yaparak sürdüren bu mütevazı insan, adeta unutulmak pahasına yaşamıştır. Ancak geriye bıraktığı şiirler hâlâ gönülleri ilmek ilmek dokur. Vefat ettiği 1956’dan bu yana adı, Erzurum’un dağlarında yükselen bir dua gibi yaşamaya devam eder.

Bugün anlam yoksunu kalabalıklar arasında yönünü arayanlar için Alvarlı Efe’nin sesi hâlâ canlıdır. Sade yaşamı, derin düşünceleri ve içli mısralarıyla bize susmanın, durmanın, kalbiyle dinlemenin ne demek olduğunu yeniden hatırlatır.

Alvarlı Efe’nin hayatı, sessizce yaşanmış ama gürül gürül iz bırakmış bir ömürdür. O ne alkış peşindeydi ne de unvanların… Sadece Hakk’a yakın, halka yakın olmaya çalıştı. Onun hikâyesi bize şunu fısıldar: Büyük olmak için yüksek sesle konuşmak gerekmez; bazen bir dua, bir şiir, bir içtenlik yeterlidir iz bırakmaya…

Bugün hâlâ gönlümüzde yer ediyorsa, bu; onun kalpten gelen sadeliğinin, içli kelamının ve vakarla taşıdığı duruşunun eseridir. Belki de zaman, onun gibi insanların kıymetini daha çok fark etmek içindir. Gönlümüzde dua gibi, hatıramızda gül gibi yaşamaya devam edecektir.

Not:
Bu satırlar, Alvarlı Efe gibi yüreğiyle yaşayan, izi gönüllerde kalan bir hak dostuna küçük bir vefa niyetinedir. Onu tanımayanlara tanıtmak, bilenlerin gönlünde yeniden yeşertmek istedim. Belki bir mısra, bir hatıra olur da kalbimize dokunur…

Kalem sustuğunda, söz onundur:
“Aşk meyini içtim, mest oldum gitti…”

Bir başka gönül yolcusunun izinde buluşmak ümidiyle…

 

Yazar

Muammer KILIÇ 


CHP'li Bulut'tan Tepki

Kulislerde Fırtına

Endonezya Cumhurbaşkanı Subianto Külliye'de

Destici'den Özgür Özel'e Sert Tepki...

"CHP'li Belediye Başkanları Evlendi: Muğla'da Tarihi Nikah ve Sosyal Medya Paylaşımı"

Altun; Boykot Girişimleri Akamete Uğradı

MHP Bandırma’da Ramazan Coşkusu: Birlik ve Beraberlik Sofrası"

Nuri Aslan İBB Başkan Vekili Seçildi

Eyüp Ertal, Adaletin, Hukukun ve Demokrasinin Yanındayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Siyasi Partilere Çağrı..!

Bakan Bolat: Kent lokantasına değil, Vedat Milor'a soruldu!

İmamoğlu düğmeye bastı! Cumhurbaşkanı adaylığı için resmi başvurusunu yaptı

Togay Çoban ile Esenyurt'a Büyük Yatırımlar: Eğitim, Sağlık ve Altyapıda Yeni Dönem

15 Temmuz Federasyonu Mazbata Töreni: İstanbul’da Görevler Devredildi

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.